İnternet Hukuku: Türkiye’de Dijital Düzenlemeler ve Yasal Çerçevenin Analizi
İnternet hukuku, dijital iletişim, veri paylaşımı, elektronik ticaret ve siber güvenlik gibi alanlardaki hukuki ilişkileri düzenleyen disiplinler arası bir hukuk dalıdır. Türkiye’de bu alan, 5651 Sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Hakkında Kanun, 6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) ve 6563 Sayılı Elektronik Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun gibi mevzuatlarla şekillenir. Bu makalede, Türkiye’deki internet hukukunun temel dinamikleri, sosyal medya düzenlemeleri, erişim engelleme mekanizmaları ve dijital hakların korunmasına ilişkin güncel tartışmalar ele alınacaktır.
1. 5651 Sayılı Kanun ve İnternet İçeriklerinin Denetimi
5651 Sayılı Kanun, internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesi ve zararlı içeriklerin engellenmesi amacıyla 2007’de yürürlüğe girmiştir. Kanun kapsamında, erişim engelleme kararları, özellikle kişilik hakları ihlalleri, çocukların cinsel istismarı ve terör propagandası gibi içerikler için sıkça başvurulan bir yöntemdir. BTK (Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu), erişim engelleme taleplerini değerlendirerek karara bağlar.
Ancak bu kanun, ifade özgürlüğü ile kamu düzeni arasındaki dengenin nasıl sağlanacağı konusunda eleştirilere maruz kalmaktadır. Özellikle toplu erişim engellemeler, sansür endişelerini artırmakta ve dijital platformların öz denetim mekanizmalarını zorlamaktadır.
2. Sosyal Medya Yükümlülükleri ve Temsilcilik Zorunluluğu
2020 yılında 7253 Sayılı Kanun ile getirilen sosyal medya düzenlemeleri, Türkiye’de faaliyet gösteren platformlara ciddi yükümlülükler getirmiştir. Günde 1 milyondan fazla erişimi olan sosyal medya şirketlerinin;
Türkiye’de yasal temsilci ataması,
Kullanıcı şikayetlerini 48 saat içinde yanıtlaması,
Mahkeme kararlarına uyarak içerikleri kaldırması zorunludur.
Aksi takdirde, bu platformlara reklam yasağı ve bant genişliğinin %90’a kadar düşürülmesi gibi yaptırımlar uygulanabilir. Bu düzenlemeler, dijital platformların hukuka uyumunu sağlamayı hedeflese de, uluslararası şirketlerin Türkiye pazarından çekilme riski gibi ekonomik tartışmaları da beraberinde getirmiştir.
3. KVKK ve Dijital Ortamda Kişisel Verilerin Korunması
KVKK, internet hukukunun en kritik bileşenlerinden biridir. Kanun, kişisel verilerin işlenmesi, aktarılması ve saklanmasına ilişkin kuralları düzenler. Özellikle çerez politikaları, kullanıcı onayı ve veri ihlal bildirimleri, web siteleri ve mobil uygulamalar için zorunlu hale gelmiştir. 2023’te yapılan değişikliklerle, veri ihlali bildirim süresi 72 saat ile sınırlandırılmış ve idari para cezaları artırılmıştır.
Ne var ki, büyük veri ve yapay zeka teknolojilerinin gelişimi, KVKK’nın yetersiz kalabileceği endişelerini doğurmaktadır. Örneğin, anonimleştirilmiş verilerin yeniden kimliklendirilmesi riski, mevzuatın güncellenmesi gerekliliğini ortaya koymaktadır.
4. E-Ticaret ve Tüketici Haklarının Dijital Boyutu
6563 Sayılı Kanun, online alışveriş sitelerine şeffaf sözleşme koşulları, cayma hakkı ve mesafeli satış kuralları getirir. Tüketicinin 14 gün içinde hiçbir gerekçe göstermeden ürünü iade edebilmesi, dijital ticaretin güvenilirliğini artırmıştır. Ancak sahte ürün satışı ve dolandırıcılık gibi sorunlar, e-ticaret platformlarının denetim mekanizmalarını güçlendirme ihtiyacını doğurmuştur.
Ayrıca, elektronik imza ve akıllı sözleşmeler, ticari işlemlerin hukuki geçerliliği açısından önem taşımaktadır. Türk hukuku, blockchain tabanlı sözleşmeler için henüz net bir düzenleme içermemektedir.
5. Siber Güvenlik ve TCK’daki Suç Tipleri
Siber saldırılar, fidye yazılımları ve kişisel veri hırsızlığı gibi suçlar, Türk Ceza Kanunu (TCK) m. 243-245 kapsamında cezalandırılır. Örneğin, bir bilişim sistemine hukuka aykırı erişim sağlayanlar, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilir. BTK’nın siber güvenlik alanındaki çalışmaları ve Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM), tehditlere karşı proaktif önlemler alınmasını sağlamaktadır.
Türkiye’de internet hukuku, teknolojik gelişmelere paralel olarak dinamik bir şekilde evrilmektedir. Ancak, ifade özgürlüğü, veri gizliliği ve dijital ticaretin güvenliği arasındaki dengeyi korumak için mevzuatın çok yönlü bir perspektifle güncellenmesi gerekmektedir. Özellikle yapay zeka, metaverse ve kripto varlıklar gibi yeni nesil teknolojilere yönelik düzenlemelerin aciliyet kazandığı görülmektedir.
Dijital haklarınızı korumak ve yasal süreçlerde hak kaybına uğramamak için uzman bir internet hukuku avukatından destek almanız önerilir.